Salı, Kasım 22, 2011

AUGUSTE ESCOFFIER

Mutfak tarihinde gelmiş geçmiş en büyük şeflerden biri olarak bilinir. 1846 yılında Fransa'nın Villeneuve-Loubet kentinde doğan Escoffier, 13 yaşında amcasının Nice şehrindeki restoranında çırak olarak çalışmaya başlar. O yıllarda Nice başta olmak üzere Fransa'nın Akdeniz'e bakan güneydoğu kıyısı yeni bir tatil beldesi olarak ün kazanmaktadır. İngiliz ve Avrupa sosyetesini yeni gözbebeği bu bölgedir. 13 yaşındaki Auguste Escoffier, mesleğe ilk adımlarını işte böyle bir ortamda atar. Usta olunca Paris'e geçer ve orada büyük bir sükse yapar. O zamanki gazeteler, Escoffier'in çalıştığı restoranda Paris sosyetesinin sırada beklediğini yazarlar. Şef daha sonra Lucerne'e ve oradan yine Fransa'nın güney kıyısındaki Monte-Carlo'ya geçer.

Escoffier'in hayatındaki dönüm noktalarından birini, Ritz otellerinin kurucuları Bay Ritz ve bay Echenard ile tanışması oluşturur. Birlikte Londra'da Savoy Hotel'i açarlar. Escoffier, bugun ``beş yıldızlı´´ olarak andığımız, tarihte ilk kez yirminci yüzyılın başında görülenn lüks otellerin ilk örneklerinden olan Savoy'un mutfaklarını kurar ve örgütler. Bir otel mutfağının hangi bölümlerden oluşacağı, nasıl bir düzen içinde yönetileceği, mutfak çalışanlarının görev ve yetkileri ilk kez Escofier tarafından bilimsel bir biçimde yapılmıştır.

Diğer yaratıcı şefler gibi Auguste Escoffier de, 62 yıllık meslek hayatında bazı yemekler yaratmıştır. Bu yemeklerden en ünlüsü Tost Melba'dır. Avusturalyalı opera sanatçısı Neillie Melba'nın onuruna isimlendirdiği Tost Melba, şarkı söylemeden önce yemek yiyemeyen, ancak midesindeki açlğı karnını doyurmadan bastırmak isteyen ünlü şarkıcı için Escoffier'nin Üçgen biçiminde kesip çok ince dilimlediği tost ekmeğini fırında kızartarak hazırladığı bir çeşit sanviçtir. Ülkemizde de yenilen tosta benzer özellikler tasımaktadır.

Auguste Escoffier için en anlamlı söz Alman İmparatoru 2. Wilhelm'e aittir. Hazıradığı yemekler karşısında büyük bir hayranlık gösteren İmparator, Büyük Şefi kutlamış ve kendisine, ``Ben Almanyanın tek imparatoruyum, fakat siz bütün şeflerin tek imparatorusunuz´´ demiştir. 

1935 yılında 89 yaşında Monte-Carlo'da hayat gözlerini kapayan Auguste Escoffier bir zenaatkar olarak gösterdiği ustalığa, daima yeniliklerin peşinde olan bir sanatçının ince ruhunu, bir bilimadamının tarafsız ve yorulmaz araştırmacılığı ile bitmez tükenmez merakının ekleyerek aşçılığı dünyanın en saygın meslekleri düzeyine yükseltmiştir.

Hiç yorum yok: